Washington’dan gelen son dakika haberi, Güney Kafkasya’da tarihi bir gelişmeye işaret ediyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, ABD Başkanı Donald Trump’ın davetiyle Beyaz Saray’da bir araya gelerek ortak barış anlaşmasına imza attı. Bu anlaşma, iki ülke arasındaki onlarca yıllık gerilimi sonlandırma hedefi taşıyor.
ABD Başkanı Trump, Aliyev ve Paşinyan’ı Beyaz Saray’ın kapısında bizzat karşıladı. Üçlü görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında Trump, “Azerbaycan ile Ermenistan arasında barışı sağlamayı başardık. İki ülke, tüm savaşları sonsuza dek bitirmeyi kabul etti” sözleriyle anlaşmanın kapsamını açıkladı. Trump, ayrıca tarafların çatışmaları durdurma, ticari ve diplomatik ilişkileri yeniden başlatma ve karşılıklı toprak bütünlüğüne saygı gösterme taahhüdünde bulunduğunu belirtti.
Azerbaycan: Yaptırımlar Kalkıyor
Trump, konuşmasında Azerbaycan’a uygulanan savunma alanındaki yaptırımların da kaldırıldığını duyurdu. Aliyev, bu kararı “tarihi” olarak nitelendirerek, bağımsızlık sonrası getirilen kısıtlamaların 33 yıl sonra sona erdiğini vurguladı. Azerbaycan lideri, bu adımın bölge için muazzam fırsatlar yaratacağını söyledi.
Ermenistan Başbakanı Paşinyan, imzalanan deklarasyonun iki ülke arasında yeni bir dönemin temellerini attığını ifade etti. Trump’ın anlaşmaya imza atmasını, Güney Kafkasya’da barış, refah, güvenlik ve ekonomik iş birliklerinin önünü açacak güçlü bir teminat olarak gördüğünü belirtti. Paşinyan, “Daha barışçıl bir bölge, daha güvenli bir dünya demektir” diyerek anlaşmanın küresel etkisine dikkat çekti. Bu barış deklarasyonu, Güney Kafkasya’da kalıcı istikrarın sağlanması açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Bölgesel ticaretin canlanması, enerji projelerinin güvenli şekilde yürütülmesi ve uluslararası yatırımcıların ilgisinin artması bekleniyor. Aynı zamanda, diaspora toplulukları arasındaki ilişkilerin normalleşmesi ve kültürel etkileşimin artması da olası sonuçlar arasında.
Editör Yorumu (Tarafsız Değerlendirme)
Bu anlaşmanın amacı, sadece iki ülke arasındaki askeri çatışmaları bitirmek değil, aynı zamanda bölgesel iş birliğini artırmak. Sebebi ise uzun yıllardır süren istikrarsızlığın hem ekonomik hem de sosyal açıdan yarattığı zararları telafi etmek. Ancak uygulama sürecinde karşılıklı güvenin sağlanması ve uluslararası garantörlerin rolü kritik olacak. Bu anlaşmanın, kağıt üzerindeki maddelerden öteye geçerek halkların günlük yaşamına yansıması, sürecin gerçek başarısını belirleyecek.